4 Şubat 2013 Pazartesi

Hrant’ın Anısına Oynanan "Su Çatlağını Bulur" Oyununa Gittik


Yaşadığın dünyaya, tüm haksızlıklara
gözünü kapamak, nereye kadar!?


Gerek internetten gerek diğer kanallardan oldukça duyurusunu yaptığımız tiyatro etkinliğimizi Cumartesi günü gerçekleştirdik.


İşçi Mücadele Derneği olarak tiyatroya katılımın yediden yetmişe olması ve bu tür faaliyetlerin yapılmasının çok önemli olduğu düşüncesindeyiz. Biz işçiler, sistemden kaynaklı olarak, sanatsal faaliyetlere yok denebilecek kadar az zaman ayırabiliyoruz. Ve bu nedenle zaman buldukça oyunlara geniş kapsamlı katılım çağrısı yapıyoruz.

Oyun, tiyatronun farklı bir türü olan pandomim olma özelliği taşıyor. Konuşmak yerine vücut hareketleriyle birçok şey anlatmak çok zor bir iş olsa gerek. Oyun, toplumda bizlere açıktan, gizliden yapılan tüm baskılar, ifade özgürlüğünün kısıtlanması, farklı bir milletten azınlık olarak yaşamanın zorlukları, bulunduğun yerde kendi dilini konuşamama sıkıntısı ve toplumdaki bireyin ne ihtiyacı varsa ona ulaşamama sıkıntısı işlenmiş. Bir birey olmanın getirilerini, bu sistemin nasıl dışladığını bizlere iyi bir şekilde anlatmış.

Oyundaki en çarpıcı nokta birçok özgürlüğü kısıtlanmış insanın seyircilere bakarak “sen hayatın için ne yapıyorsun? Bir şeylerin farkında mısın?” sorusunu yöneltmesiydi. Bunu yapmak bir açıdan insanları kendine getirip çevresinde olup bitenlere karşı kayıtsız kalamayacağını çok güzel bir şekilde hatırlatıyor. Öte yandan oyun, bu sistem değiştirildiği takdirde aslında ne kadar yaşanılası bir dünyada olduğumuzu da aktarmış.

Tiyatro bitiminde oyuncu arkadaşlarla kısa bir söyleşi yaptık. Yapılan bu faaliyetin daha çok yaygınlaştırılması sınıfımıza daha çok ulaştırmamız gerektiğini konuştuk.



Bu ülke 19 Ocak 2007’de gazeteci Hrant Dink’i kaybetti. Bizler devrimciler olarak işlenen cinayetin faşistler tarafından yapıldığını, bunun arkasında devlet olduğunu biliyoruz. Bu saldırıyı kendileri bile gizleyemediler. Her şey o kadar açık ve iğrenç bir şekilde ortaya serildi ki, karakolda çekilen  fotoğraflar, mahkeme rezaleti bir yana ülkenin faşist sanatçıları olay üzerine şarkı yapma cesareti gösterip anahaberlere çıkıp söylediler. Biz bunları unutmadık, unutmayacağız. Öfkemiz gün geçtikçe artıyor!

Bizler işçi sınıfı olarak sisteme karşı militanca mücadele eden, insanca yaşamı savunan tüm yoldaşların yanındayız. Hrant Dink cinayetinin takipçisiyiz.

Կեցցէ՝ժողովուրդներու եղբայրութիւնը: (Yaşasın halkların kardeşliği!)

Բոլորս Հայ ենք, բոլորս Հրանտ ենք: (Hepimiz Hrant’ız, Hepimiz Ermeniyiz!)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder