Tarihi çok hatırlayamam,
dün değil, bugün değil, her gün adice öldürülen insanlık can
çekişiyor dünya üzerinde.
Katili çok uzaklarda
aramayın, az kumdan çıkaralım kafaları!
Suriye’deki ve dünyadaki ecelsiz ölen tüm çocukların katili sermaye
sahipleri, güç sevdalıları, emperyalist kalplilerdir.
Yanı başımızdaki
komşumuzdan bahsediyorum, vatansız kalanlardan savunmasızlardan, kimseyle
hesabı olmayanlardan, kötülerin cezasını canlarıyla ödemek zorunda
bırakılanlardan. Çocuklardan, dünyanın geleceğinden söz ediyorum.
Nefret ninnisi
söylediğiniz, kinle büyütüp, kanla yuduklarınızdan! Bütün emperyalist
güçlere sesleniyorum, hepiniz Suriyeli çocukların katilisiniz. Savaşı siz
çıkardınız, çocuklarımızı öldürüyorsunuz.
Sözde kapılarını ve
kalbini açtığını iddia eden AKP iktidarına soruyorum: Gizliden gizliye savaş
sürsün diye rüyalara dalıyorsunuz ya, savaş mağdurlarına sahip çıktığınızı
sanıyorsunuz ya… Ülkesinde bir kör kurşuna denk gelip ölmemiş, kaçmış! Belki
yaşamak için bir gökyüzü bulma umudu ile Türkiye’ye sığınmış; siz sığınmak
sayın, ben açlıktan, kimsesizlikten, soğuktan ölen çocuklara sarılıyorum
her gün.
3 yaşında, 5
yaşında, 7 yaşında ve bu sabah yine minik bir beden daha fazla dayanamamış
evsizliğe, kimsesizliğe, açlığa, Aksaray’da bir parkta, yani ayazda. Kurşunlardan,
gözü dönmüşlerden kaçan bir aile: Baba sorulduğunda “Şehit oldu” diyor. Şehit
ne demek? Bir insan niye şehit olur?
Baba şehit, anne hep
tanrıyla hesaplaşıyor, elinden bir şey de gelmiyor. Bir de öğretilmiş,
hesap sadece tanrıya soruluyor. Katillerden yoksullar hesap soramaz
mı? Soramayacak mı?
Bugün
3 Suriyeli çocuk daha öldü. Onlara başka ülkenin soğuk parkına sığınmak
yetmedi. Yoksullukla kurşunun ne farkı vardır ki, ikisi de öldürür.
Suriyeli
çocukların gökyüzünü çalanlara tekrar sesleniyorum, hepinizi
insanları seven yüreğimizle tarihe gömeceğiz. Tüm dünya halkları kardeş
olacak…
İMD’li Bir Sağlık İşçisinden
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder