İMD İşçi
Komitesi’nin hazırlamış olduğu İşçi Hakları Atölyesi’nin 3. Oturumu geçtiğimiz
Salı günü yapıldı. DİSK-AR müdürü Serkan Öngel’in sunum yaptığı oturumun konusu
taşeron sistemiydi.
Taşeron yasa
tasarısı, patronların bir süredir gündeminde olan “Ulusal İstihdam Stratejisi”nin
bir adımı yalnızca. Tıpkı kıdem tazminatı saldırısı ve Özel İstihdam Büroları
gibi.
Taşeron
sistemi aslında güvencesiz çalışmanın kibarlaştırılmış halidir. Taşeronda çalışan
isçiler ikinci sınıf insan muamelesi görürler. Taşeron sistemi geçmişten beri
olmasına karşın 2002 yılından itibaren bir kural haline getirilmeye
çalışıyor. Taşeron sisteminin en yoğun olduğu kurum Sağlık Bakanlığı. Biz
isçiler ve isçi sendikaları taşeronun isçilerin aleyhinde olduğunu söylesek de,
devlet ve burjuvazi el ele verip isçiyi ölüme terk ediyor.
Bunun
sonucunda güvencesiz/güvenliksiz çalışma, iş kazaları, çocuk işçiler ve işçi
ölümleri artmaya başladı. Biz işçiler taşeronu kaldırmaya çalışsak, işçiler
için tehlikeli olduğunu söylesek de devlet ağzımıza bal çalıp elimizdeki diğer
hakları da gasp etmeye başladı.
Bunun en son
örneği ana akım medyada “taşerona müjde!” olarak açıklanan haberlerdir.
Haberlerin içeriğine baktığımızda taşerona ücret garantisi getireceğini vaat
etmektedir. Mevcut yasalara göre zaten taşeron işçiler kadrolu işçilerle aynı
İş Kanunu’na tabiler. Ancak patronlar daha fazla kâr hırsıyla bunu bile doğru
düzgün uygulamıyor! Dolayısıyla patronlar kendi uygulamadıkları kanunların
maddelerini, yeni tasarıların içine koyarak yeni bir şeymiş gibi sunmaya
çalışıyorlar.
Mesela
taşeron işçilerin ödenmeyen maaşlarını ana “işveren”in ödemesi gerekecekmiş. Ya
da her konuda, taşeron şirketin yanı sıra ana “işveren” de taşeron
işçilere karşı sorumlu olacakmış. Bu zaten şu an yasada var olan bir
şey! Kimi kandırıyorlar!?
Biz
işçilerin kesinlikle bu oyuna gelmemeleri gerekiyor.
Hadi diyelim
maaşımızı alıyoruz, onda bir sıkıntı yok, fakat iş güvencemiz var mı? Yok!
Bir eşya, bir mal niyetine kullanılıp işlevimiz bitince de çöpe atılıyoruz.
Bir de kıdem
tazminatımızı kuşa çevirmenin başka bir yolunu daha arıyorlar bu taşeron
tasarısında. Neymiş, kıdem tazminatının fona devri ilk olarak taşeron işçilerde
denenecekmiş, sonra uygun görülürse tüm işçilere uygulanacakmış.
Yemezler!
Bizler
İMD’li işçiler olarak taşeronun bir kural haline getirilmesine ve yaşanan diğer
birçok haksızlıklara karşı işçi kardeşlerimizi daha iyi bir gelecek için
örgütlü mücadeleye çağırıyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder