Akdeniz
Turizm ve Otelciler Birliği’nin (AKTOB) Ekin Grubu ile birlikte çalıştığı Resort dergisinde yayınlanan habere göre
Türk-İş'e bağlı sendikaların sahibi olduğu 24 otel var. Bu otellerde yaklaşık
2.000 işçi çalışmakta. Bu işçilerin hiçbiri sendikalı değil. TOLEYİS genel
başkanı Cemalettin Bakındı bu durumu "Terzi kendi söküğünü dikemez."
şeklinde yorumladı. Başlangıçta eğitim ve dinlenme tesisleri olarak başlayan
işletmeler, zamanla kâr amacı güden kapitalist işletmelere dönüşmüşlerdir. Bu
furyayı ilk olarak Türk Metal başlatmıştır.
Devlet ve
patron güdümlü, işverenin işçiler arasındaki gardiyanı rolüne soyunan sarı
sendikalar, işçinin parası ile kâr marjı yüksek olan turizm sektöründe
yatırımcı pozisyonuna girmiştir. Yol-İş sendikası bu alandaki yatırımlarını
geliştirmek için sendika içinde "Oteller Genel Müdürlüğü" birimi
kurmuştur.
Sendikalar
işlettikleri otellerde taşeron işçi çalıştırmakta ve sendikalaşmaları engellemeye
çalışmaktadır. İşçi sınıfının mücadelesi ile uzaktan yakından hiçbir alakası
olmayan, tamamen devlet ve patron güdümlü sendikalar, artık sınıf atlayarak
kapitalist işletmeleri olan patronlara dönüşmüşlerdir. İşçilerin parası ile
yaptıkları 5 yıldızlı otellerdeki konaklama ücreti o kadar uçuktur ki, kendi
üyelerinin orada tatil yapma imkanı yoktur. Otel yatırımları olan sendikalar ve
otel sayıları şöyledir : Yol-İş 6, Türk Metal 4, Tes-İş 2, Belediye-İş 1,
Tarım-İş 1.
İşçilerin
üzerinde bu düzeyde baskıcı bir hakimiyet kuran, sınıf mücadelesine tamamen
yabancı olan sendikaları işçiler sırtından ancak örgütlü mücadele ile atar.
Renault işçilerinin başlattığı, ardından Türk Metal'in kaleleri olan birçok
fabrikaya yayılan metal fırtına yol gösterici niteliktedir.
Sendikal
bürokrasi savaşarak yıkılır!
Bursa'dan İMD'li Bir İşçi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder