5 Nisan 2012 Perşembe

Erzurum’da TEDAŞ, Tuzla'da Tersane İşçileri - İş Cinayetleri Sürüyor

Erzurum Aşkale'de bulunan Karasu 2 Hidroelektrik Santrali göletindeki elektrik direğini tamir için deniz bisikletiyle açılan 5 TEDAŞ işçisinin cesetlerine bir bir ulaşılıyor. Saatlerce buzlu suyun içinde yardım bekleyen işçilerin yardım çığlığına devlet kulak tıkadı. Savaş için kullanacak son model hava araçlarına sahip olan sermaye devleti, işçileri buzlu sudan kurtarmak için bir helikopter bile göndermedi. Ama bunu “telafi” etmek için olsa gerek, tepki gösteren işçi yakınlarına biber gazıyla müdahale etti.
Sorulacak çok soru var: Erzurum'da devletin göz göre göre ölüme terk ettiği 5 işçi için ortalığı ayağa kaldırmamız gerekmiyor mu? Erzurum'da donan 5 işçiye saatlerce yardım göndermeyen, bir helikopteri esirgeyen İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in istifa etmesi gerekmiyor mu? Suriye'de “akan kana seyirci kalamayız” masalları anlatan AKP, Erzurum'da öldürdüğü 5 işçinin hesabını verebilecek mi?
4+4+4 yasasında din-iman diye ortalığı ayağa kaldıran AKP, Erzurum'da ölen 5 işçinin hangi "mukadderata" boyun eğdiğini açıklasın. Ya da biz söyleyelim: Bugün Tuzla’da ölen iki işçiyle aynı mukadderat: Kapitalizmin kâr hırsı.
İşçiler sermayeye artı-değer kazandırırken bir bir ölüyorlar, ama bu ölümler toplumda yeterli ilgiyi görmüyor. "Şehit" cenazelerinde ayağa kalkanlar birilerince yönlendirilmediklerini düşünüyorlarsa, Erzurum'da ölen işçiler için de ayağa kalkmaları gerekmiyor mu? Bu ölenler de can değil mi? Bu sessizlik neden? 
Son soru: Bu ölenler de AKP'nin “sivil şehit” kapsamına girer mi, yoksa işine geldiğinde Allah’ın işine karışıp işine gelmediğinde “karışmayan” Bülent Arınç ölen işçilerin statüsü için de, “onu Allah bilir” der mi? 
   Bu arada, burjuvazinin teşvik yasası kabul edildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder