25 Nisan 2012 Çarşamba

"Müslüman Anti-Kapitalist Gençler"?


Dün kendilerine “Müslüman anti-kapitalist gençler” adını veren bir grup 1 Mayıs bildirisi yayınladı ve 1 Mayıs günü, Taksim’de ölen işçilerin anısına Fatih Camii’nde gıyabi cenaze namazı kılıp alana geleceklerini açıkladılar.
Onların bu çağrısı, işçi sınıfı dışında her türlü güce, harekete vb. biat etmeye yeminli “yeni dinamik”çilerden çok ilgi gördü, yine boyundan büyük anlamlar yüklemeler gırla. Devrimci teoriye ve daha önemlisi devrimci hareketin uluslararası tarihine ilgisizlik ve bilgisizlikten kaynaklı bu yüceltmenin niye yanlış olduğunu burada uzun uzun anlatmaya gerek yok, biz bildiriye şöyle bir bakalım.
Kuşkusuz bir dini inanç olarak Müslümanlıkla yetinmeyip, bir siyasal kimlik olarak da İslamiyeti referans alanların kökten dinci olmalarındansa anti-kapitalist olmaları evladır, ama 1 Mayıs bildirisinde “Firavunlara, Karunlara, Hamanlara, tağutlara” karşı mücadeleden bahseden bir siyasal İslamcının, her şey bir tarafa, Tayyiplerden, Gülenlerden vb. bahsetmemesi kabul edilebilir mi?   
“Müslüman Antikapitalistler” kökten dinci veya ticareten dincilerle aralarına çizgi çekeceklerse AKP ile Gülen ve co.’dan başlamalılar, aşırı radikalliğe gerek yok, zira bunu yapmadıklarında, görünüşteki radikallik aslında kabuğun altındaki statükoculuğun örtüsü olur.
Özellikle göze çarpan cümlelerden biri de "Mülk Allahındır"  sloganı. Geçmişte de benzer gruplar tarafından kullanılmış olan bu slogan aslında devrimci değil, “status quo ante” (eskiye dönüş) yönelimli bir slogan. Ortaçağda Batı’da da mülk tanrınındı! “Mülk Allahın”, peki, ama yeryüzünde tasarrufu (intifa hakkı) kimde?! Bu soruya yanıt vermek lazım. Biz kapitalistleri mülksüzleştirecek olan işçi devletinde, işçi sınıfının kolektif mülkiyetinde olmalı diyoruz, anti-kapitalist böyle olunabilir diyoruz.
Her şeye rağmen, Taksim’e, 1 Mayıs alanına buyursunlar gelsinler, nasıl olsa artık izinli, icazetli! Dahası Taksim yalnızca devletten izinli olunca gelen bir tek onlar olmayacak. Malum, birçok “solcu” da devletten izin gelince Taksim’e teşrif ediyor! (bkz. Ya Tayyip 1 Mayıs'ta Taksim'e Yine İzin Vermezse?) Ama biz kendilerini, yarın bir gün Taksim yine yasaklanırsa, biber gazlarını, copları yerken de, veya Madımak kundakçılarına karşı savaşırken de aramızda görmek isteriz.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder