AKP’nin ve ileri demokrasisinin iyice
önünü açtığı polis, pazar günü İzmir’de ekip otosuna çarpma “suçu” işleyen bir
genci kurşun yağdırarak öldürdü, yanındaki üç arkadaşını ise yaraladı. Böylece
özellikle de 2007’den bu yana giderek artan polisin keyfi şiddet uygulaması
örneklerine bir yenisi eklendi.
Milliyet ise bugünkü sürmanşetinde olayı
eğitimle ilişkilendirmeyi tercih etmiş. İzmir’de polislerin bir genci kurşun
yağdırarak öldürmesi olayının teknik analizini yapıyor ve eğitim şart diyor.
Hangi eğitim? Nasıl bir eğitim? Ve dahası kimin vereceği eğitim? Polis zaten
sermayenin işçi ve emekçilere şiddet uygulama aracıyken, buna bir de İdris Naim
Şahinleri, işkenceci polis Selim Ay’ın terfisini destekleyen Tayyip
Erdoğanları, “15’inde kız ya yerde gerek ya erde” vb. diye kitaplar yazan polis
akademisi müdürlerini eklersek, bunların desteğini alan polis neler yapmaz?
Biz soruyu sormadan cevabı Antalya
Emniyet Müdürlüğü’ndeki emniyet müdürlerinden biri olan Sedat Göktaş’tan geldi.
Aldığı eğitimde faşistlik derslerinden Türkçe dersine yer kalmadığından bozuk Türkçe ile
yazdığı facebook iletisinde, Sedat Göktaş “"Helal olsun sokak ortasında
dayak yiyipte [yiyip de olmasın!] üniformayı rezil etmediniz. Ölen ve yaralanan
köpeklere Allah’tan rahmet dilemiyorum” diye yazdı. İşte Milliyet'in istediği eğitim!
Polis eğitimsizlikten değil,
kendisine işin tabiatı gereği böyle ırkçı, saldırgan, faşizan bir eğitim, devlet de böyle bir açık çek
verdiği için bunu yapabiliyor. Bu yüzden de Türkiye’de de ABD’de de sokak
ortasında güpegündüz insanları öldürebiliyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder