4 Mart 2012 Pazar

HEY Tekstil Direnişinden Notlar

İMD olarak dün öğle sularında HEY Tekstil direnişçilerinin yanındaydık. Toplandığımız kafeden 100 küsur kadar direnişçiyle ve desteğe gelenlerle beraber HEY Tekstil’in ana kapısına kadar yürüyüş yaptık, sloganlar attık. Ana kapı önünde burada olduğumuzu, taleplerimiz kabul edilinceye kadar buradan ayrılmayacağımızı haykırdık.
Bugünkü eylem HEY Tekstil patronu Aynur Bektaş’ın yaşadığı söylenen evinin önüne gitmek için düzenlenmişti. Evi Hadımköy yolu üzerindeki (Arslanlı Tekstil’e de yakın) ACARKENT 2003 villalarının olduğu sitenin içindeymiş. Evinin 4 dönümlük bir araziye kurulduğunu oradakilerden duyduk. Saat 14.15 gibi  araçlar geldi. 100 küsur kadar kişi araçlara bindik, yola koyulduk.


Saat 15.00 gibi Acarkent 2003 villalarının ordaydık, araçlardan indik. En önde pankartımız, ellerimizde dövizlerle kortej oluşturup yürüyüşe geçtik, sloganlar attık. “İşçiler Burada, Aynur Bektaş Nerede”, “Sadaka Değil, Hakkımızı İsteriz”, “İşten Atmalar Yasaklansın", "Hizmet Ödülü Geri Alınsın”, “Hükümet Uyuma, İşçilere Sahip Çık”...
Yürüyüşümüz siteye giriş kapılarından birinin önüne kadar devam etti. Kapı önünde polisler, sivil polisler, özel güvenlikler, site sorumluları barikat kurmuşlardı. Kişi başına neredeyse 1 polis düşüyordu. Kortejimiz Aynur Bektaş’ın evi olduğu söylenen 4 dönümlük villanın 50-60 metre yakınına kadar sürdü, buradan sonrasına bırakılmadık. Orada megafonla işçi bir arkadaş kendi süreçlerini bir daha anlattı, arada sloganlar da atıldı. Hiçbir şekilde davalarından vazgeçmeyeceklerini söyledi. Kendilerinin “terörist” olmadıklarını, yalnızca haklarının verilmesini istediklerini belirtti.
Açıklama sonrası sloganlar, alkışlar eşliğinde araçlara bindik. 16.30 gibi tekrar direniş alanındayız. Pazar günü ve sonrası yapılacak işler için kalanlar kaldı, geri kalan arkadaşlar evlerine gitti. Biz de bir süre sonra alandan ayrıldık. Bundan sonra da HEY Tekstil işçilerinin mücadelelerinde yanlarına olmaya devam edeceğiz. 


Dünkü mücadele bizler için başka bir açıdan daha önemliydi. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nün yaklaştığı şu günlerde, her kadının sorununun aynı olmadığını, kadın sorununa da sınıf perspektifiyle sahip çıkmak gerektiğini bir kez daha, üstelik sınıf mücadelesinin tam ortasında görme olanağı elde ettik. 
Kadınların kadın kimliklerinden ötürü yaşadıkları sorunlara gözümüzü kapatmadan ama sınıf perspektifini de kaybetmeden işçi sınıfının yolunda yürümek gerekiyor. Aynur Bektaş'la HEY Tekstil direnişinin en ön safında yürüyen kadın işçilerin sorunları ortak değil, mücadeleleri de ortak olamaz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder