5 Mart 2012 Pazartesi

Kartal'da 8 Mart Toplantısı

Dün İMD Kartal şubesinde 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ etkinliği yapıldı. Etkinlik biz erkeklerin de kıyasıya eleştirildiği, yeni şeyler öğrendiğimiz, verimli bir tartışma ortamı vardı.
Mücadelemizde yitirdiğimiz yoldaşlarımız için bir dakikalık saygı duruşundan sonra, bir kadın yoldaşımız sunum yaptı. Sunumda enine boyuna birçok konuya değinildi. Erkeğin fiziksel üstünlüğü-toplumsal üstünlüğü bağı, kapitalizm ve kadın, 8 Mart’ın tarihi ve son bir yıl içindeki gelişmeler gibi başlıkların bulunduğu sunum akıcıydı.
Sunumun hemen arkasından James Oppenheim’in o muhteşem şiiri “Ekmek ve Güller” okundu. Arkadaşımız şiiri o kadar güzel okudu ki, birçok arkadaşımız kendisini tebrik etti
Verilen kısa aranın ardında tartışma bölümüne geçildi. İki soru soruldu ve önce erkek arkadaşların yanıt vermesi rica edildi. Sorular şöyleydi: Evde bulaşığa, temizliğe yardım etmek vs. kadın sorununu çözdüğümüz anlamına gelir mi? Ve bir erkek ya da kadın erkek egemen toplumu reddettiğini göstermek için ne yapmalı?
Elbette ateşli bir tartışma ortamı doğdu. Bazı anlarda biz devrimci erkekler de hâlâ bazı noktalarda eksik ya da yanlış tavır koyduğumuzu görmüş olduk.
Çıkarılabilecek en büyük ders, kanımca, devrimci olmanın mekanik bir şekilde kadın sorununu anlamak/çözmek anlamına gelmediğiydi.
Bunun dışında birçoğumuzun hemfikir olduğu bazı sonuçlara vardık. Aklımda kaldığı kadarıyla yazacak olursam:
-Kadın sorunu ismen kapitalizmde ortaya çıkmakla birlikte, bu sorunun çözümünü devrime ertelemek doğru bir tutum değildir. Kadın sorunu elbette ki tam anlamıyla kapitalist toplumun yıkılmasıyla çözülecektir. Ancak o güne gelene kadar kadın sorununu sahiplenmek ve acil sorunların çözümünü talep etmek elzemdir. Kadın sorunu, tıpkı Kürt sorunu gibi, devrim sonrasına havale edilemez.
-“Ev işlerine yardım etme” mantığı bile, erkek egemen bakış açısını yansıtır, çünkü "bu işi aslında kadın yapar, erkek de yardım eder” anlamına gelir. Söz konusu olan ortak ve eşit yaşam vurgusu olmalıdır.
-Çözülmesi gereken en önemli sorunlardan biri de “dil sorunu” dur. Erkek de kadın da, kadını aşağılayan, küçümseyen, ikinci sınıf muamelesi yapan dilden uzak durmalıdır.
İlk planda aklıma gelenler bunlar.
Etkinliğin sonunda ise, 8 Mart’ı birlikte ya da ayrı kutlamaya dair tutumumuzu soran yeni bir arkadaşımıza, 8 Mart’a kadın-erkek birlikte katılmayı savunduğumuzu, bunun doğru tutum olduğunu anlattık. 
Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
Kadın Erkek Birlikte Militan Mücadeleye!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder