Türkiye’de yüzbinlerce insanı sokağa dökmüş olan gezi
direnişi, ülkenin dört bir yanında parklarda yapılan forumlarla devam ediyor.
Polisin 15 Haziran’da gezi parkını boşalttığı saldırıdan bu yana direnişin bittiğini
söylemeye çalışanlar, sokağa çıkmış olan kitlelerin forumlarda yaratmaya
çalıştığı öz-örgütlenme deneyimlerini hiçe sayıyor, forumlara gitmeyerek bu
deneyimi yaşayamıyor ve dolayısıyla bu mücadelenin gerisinde kalıyorlar.
Yalnızca “forumlardan bir şey çıkar mı, çıkmaz mı?” mantığıyla hareket eden
bazı sol çevreler, ya “buradan devrim olmaz” deyip geri duruyor, ya da
mücadeleyi kısa vadede “3-5 adam” kazanmaya indirgeyen bir anlayışla katılım
sergiliyor ve bu yüzden forumların mücadelenin ileriki dönemlerinde
oluşabilecek olan direniş komitelerinin, ya da sovyet tipi örgütlenmelerin
çekirdeği olabileceğini unutuyorlar.
Kitlelerin her ayağa kalkışında devrim olmasını bekleyen,
olmayınca da harekete sırt çeviren anlayışlara karşı devrimin sürekli
niteliğini bir kez daha vurgulamak gerekiyor. Bunun için Mısır’a bakmak bile
yeterli olacaktır.
Forumlara dönecek olursak, sokağa çıkmış ve talepleri
karşılanmamış olan kitlelerin öfkesini hâlâ içinde taşıdığı ve bugün konuşarak,
tartışarak, karar almaya çalışarak yarına hazırlandığı gerçeğini görmemiz
gerekiyor. İstanbul’da Beşiktaş’ta Abbasağa Parkı’nda başlayan forumlar kısa
sürede ülkenin kent meydanlarındaki ve mahallelerindeki diğer parklara yayıldı.
Bu parklardan biri de Ankara’da 100. Yıl Mahallesi’ndeki İzci Parkı’dır.
100. Yıl Mahallesi olarak gezi direnişinin başlangıcından
bu yana sokakta olan biz mahalleliler direnişe, her yerde olduğu olduğu gibi
forumlarla devam ediyoruz. Forumların üçüncü haftasına girdiği bugünlere hemen
hemen her gün forum yaparak geldik. Katılımın sadece "politik" insanlarla ya da belli yaştan, zümreden vb. insanlarla sınırlı olmaması çok önemli. Elbette ki hepimizin ilk kez yaşadığı bu
tip deneyimler, başlangıçta organize bir biçimde hareket etmemizi
zorlaştırıyordu. Fakat ikinci haftadan itibaren yavaş yavaş şekillenmeye
başlayan koordinasyon kurulları sayesinde forumlar daha verimli geçmeye başladı.
Bu ekipler, günlük pratik işleri hızlandırmak, etkinlikler düzenlemek,
forumların gündemini belirlemek, modersyonu sağlamak, diğer forumlarla bağlantı
kurmak ve mücadeleleri birleştirip ortaklaştırmak gibi son derece önemli
işlevleri yerine getirmeye çalışıyor.
Koordinasyon ekiplerinin varlığı geride bıraktığımız
haftayı fazlasıyla verimli geçirmemizi sağladı. Hemen hemen her gün
forumlarımızın gündem maddeleri herkese açık bir biçimde önceden belirlendi ve
bu sayede forumlarda verimli tartışmalar ve bilgilendirme çalışmaları
gerçekleştirildi.
Kentsel dönüşüm ile ilgili film gösterimi ve ardından
forumla başladık haftaya. Ertesi gün ise avukat ve şehir plancılarının
katılımıyla bilgilendirme ağırlıklı bir forum gerçekleştirdik. O gün aynı
zamanda Sivas katliamının yıldönümüydü. Forumdan sonra mahallemizde Sivas’ta
Madımak’ta yitirdiklerimiz için bir anma etkinliği gerçekleştirdik.
Çarşamba günü menemen şenliği yaptık, hep birlikte
hazırladık ve paylaştık, ardından forumumuzu gerçekleştirdik. Ertesi gün Mısır’ı,
cuma günü ise kadın sorununu konuştuk forumlarda.
Hafta sonlarında da kadın el emeği standı ve kitap takas
standı açtık, mümkün olduğunca merkezi yerlerdeki mücadelelere katılmaya
çalıştık.
Koordinasyon toplantılarında haftalık programımızı belirledik
ve çarşamba günlerini de yürüyüş günü olarak seçtik. Bu çalışma ekiplerine
katılımın artmaya başlaması, forumlara katılan herkesi bu işlerin bir parçası
haline getirme çabamızın sonuç vermeye başladığını gösterdi. Forumlarımıza
belirlediğimiz program çerçevesinde bu hafta da devam ediyoruz. Uzun lafın
kısası 100.Yıl direnmeye devam ediyor.
Hükümetin sokağa çıkan insanlardan ne kadar korktuğu
açıkça ortada. Taksim meydanı günlerdir polisin işgali altında. Gezi parkını
dün halka açtığını duyuran valilik ise parkı halka değil polise açmış belli ki.
Halkın parka girişini engelleyip saldırması bunu açıkça gösteriyor. Daha dün yine
onlarca gözaltı yapıldı. Ama direnenler vazgeçmeyecek, biz vazgeçmeyeceğiz.
Taksim’i, Gezi’yi, Kızılay’ı aldık, yine alacağız.
BU DAHA BAŞLANGIÇ, MÜCADELEYE DEVAM!
HER YER TAKSİM, HER YER DİRENİŞ!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder