28 Ekim 2013 Pazartesi

CHP-HDP İttifakı mı, CHP-AKP İttifakı mı?


HDP'nin yeni başkanı Sebahat Tuncel Habertürk gazetesine verdiği mülakatta "CHP'yle ortak aday gösterebiliriz" dedi. Düşünülen muhtemelen İstanbul HDP kökenli adaya, Ankara CHP kökenli adaya şeklinde bir bölüşme.
Mevcut durumda ortak aday ancak Gezi temelinde ve bağımsız aday statüsünde mümkün. İki partinin de öne çıkan adayları (İstanbul'dan Sırrı Süreyya Önder, Ankara'dan Aylin Nazlıaka) diğer partinin kemikleşmiş tabanını ancak Gezi temelinde yanına çekebilir, birisi Gezi Direnişi başlamadan önce, diğeri başladıktan sonra sivrildi. Bu durumda Mustafa Sarıgül'e (ve şu "kucaklayıcı gülümseme"sine) nal toplamak düşer! Sırrı Süreyya Önder İstanbul'u alamasa bile Erdoğan'ın karşısında cumhurbaşkanlığı (veya yarı başkanlık) için en güçlü aday olur.
Ama CHP her zamanki CHP! Solundakilerle birleşmek için uğraşmak yerine, sağındakileri güçlendirmekle meşgul. AKP'li kadın vekillerin Meclis'e başörtüsüyle geleceklerini açıklamalarından sonra CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, "buna asla müsaade etmeyeceğimizi burada halkımızın huzurunda altını kalın çizgilerle çizerek vurgulamak istiyorum. Buna izin vermeyeceğiz. Bütün yetkilerimizi kullanacağız. Başkanımızla bu konuda hemfikir olduk" açıklamasında bulundu.
AKP'nin Gezi Direnişi başladığından bu yana bütün stratejisi toplumdaki kamplaşmayı türban ikiliği üzerinden dönüştürmek, yani yapay bir kamplaşma yaratmak. En az bugünkü kadar güçlü olduğu ve o zamana kadar en önem verdiği seçim olan 2011'de getirmediği "başörtüsüne özgürlüğü" şimdi devreye sokması tam da bundan kaynaklanıyor. Bunu görmeyip hâlâ "meclise türbanlı sokmayız"cılık AKP'yi "yüzde 50'nin altına düşürmeyizcilik"tir.
İşin en kötü yanı,"mecliste türban gerginliği"nden sonra "AKP ne akıllı gördünüz mü"cülere gün doğacak olması. Cevabı belli olsa da, yine de soralım: AKP mi çok akıllı, CHP mi çok akılsız?
Son bir not: CHP'nin "türbanlı vekile izin vermeyiz"le yaratacağı kamplaşma-hezeyan Erdoğan-Gülen soğukluğuna da ister istemez son verir. CHP türbanla toplumu kamplaştırdıktan sonra, AKP tabanı ile cemaatin tabanı bölünmez, buzlar erimese de ittifak yürür. Böylece haftalardır hükümeti topa tutan Zaman'ın başyazarı Ekrem Dumanlı'nın bugünkü yazısı da yerini bulmuş olur.
Zaman başyazarı Dumanlı: “Yahu işgüzarlar! Artık aradan çekilin ki fitne ateşi [RTE-Gülen] sönsün!” diyor. Merak etme CHP imdada yetişiyor, söndürecek ateşi!
Böylece CHP'nin HDP'ye "çekil önümden, oyları bölme" çağrısı da netleşmiş oluyor: "Çekil önümden ki, yine AKP'yi güçlendireyim".

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder