21 Kasım 2011 Pazartesi

İşçi Direnişleri

İşçiler direniş mücadelesine ilk atıldıklarında mücadeleyi ayakta tutan şey duygulardır, kalptir. Patronun davranışları işçiyi öfkelendirmiştir, yoksulluk canına tak etmiştir, hakkının yendiğini düşünüyordur… Bu listeyi uzatmak mümkün. Her halükarda işçilerin çoğunluğu direnişe bu haklı duygusal tepkilerle çıkarlar. İlk günlerde mücadelenin motor gücü bu olacaktır. Fakat bu araba yalnızca bu benzinle gitmez!
Mücadeleye atılan işçilerin duyguları ilk günkü ateşini koruyamaz. Bu nedenle benzin takviyesi şarttır ve bu takviye de işçiyi “gaza getirmek”, daha da ateşlendirmek değil, bilinçlendirmek olmalıdır. İşçi sınıfı, mücadeleye kalbiyle başlar, aklıyla devam ettirirse yolun sonuna varabilir.
Bu nedenle, şu ikisi kol kola gitmelidir: 1) Devrimciler, işçilerin kendi ayaklarına gelmesini beklememeli, direnişlere gitmelidirler. 2) İşçiler de “biz kendi yağımızda kavruluruz” demek yerine, mücadele deneyimlerini aktarmak adına gelenlere kucak açmalı, söylenenleri kendi akıl süzgeçlerinden geçirerek mücadelelerine yansıtmalıdırlar.
Kaynak: Direnen İşçiler Yenilmezler!, Deniz KÖKSAL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder