9 Kasım 2011 Çarşamba

Yunanistan'da Son Durum (3 Kasım 2011 Notları)

   PASOK pimi çekili bombayı diğer burjuva partilerine atma kararı aldı. Öyle bir "sosyalist" parti ki, yaptığı en iyi iş "bak giderim" demek...
 Avrupa'daki burjuva ideologları Papandreu'ya yükleniyor, "bizi bırakma, bina senin üzerine yıkılsın" diye. Yorgo ise bir gün dönebilmek için gidiyor. Anlaşılan, sadece Papandreu değil, hiçbir burjuva partisi şu an başa geçmek istemiyor. Kim geçse ihale onun üzerine kalacak, 2001 Arjantin'i gibi. Lenin buna kısaca burjuvazinin "yönetememe krizi" diyor: “Alt sınıfların" eskisi gibi yaşamak istemedikleri, "üst sınıfların" ise eskisi gibi devam edemedikleri durumda devrim zafere ulaşabilir. Devrim için sömürülen ve ezilen kitlelerin, eskiden olduğu gibi yaşamanın artık mümkün olmadığının bilincine varmaları ve değişiklik istemeleri yetmez; sömürücülerin eskisi gibi yaşayamıyor ve yönetemiyor olmaları esastır (Lenin). Lenin'in "Sol" Komünizm kitabında belirttiği "devrimin önşartları" Yunanistan'da mevcut: İşçiler ayakta, küçük burjuvazi huzursuz, burjuvazi yönetemiyor. Dünkü darbe girişimini de devlet aygıtının parçalanması olarak alırsak, tek eksik devrimci önderlik. Maalesef Yunanistan'da bu yok. 
  İki yazımız da güncelliğini koruyor: "Yunanistan devrime mi gidiyor?" http://www.militan.net/?p=1504 "Yunanistan'da kriz ve sınıf mücadelesi" http://www.militan.net/?p=1516 
3 Kasım Perşembe 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder