Ben özel bir şirkette
temizlik işçisi olarak çalışmaktayım. Geçtiğimiz aylarda ev arama telaşı
içerisindeydim. Evimizi satıp yeni bir ev aldığımızdan dolayı böyle bir telaş
içerisine girdim. Fakat ev fiyatları çok yüksek olduğundan, çalıştığımız ve
halen yaşamakta olduğumuz muhite göre çok daha uzak olan başka bir yerden
almamız gerekiyordu. Çünkü paramız bir tek oraya yetiyordu. Aldığımız evin kira
bedeli de oturduğumuz yere göre daha düşüktü. Ev aldığımız yere göre eski
oturduğumuz yerin kira bedelini karşılayamayacaktık. Maaşımızın dörtte üçünü ev
kredisine veriyoruz. Normal şartlarda burada oturabilmem için 200-300 TL üstüne
para eklememiz gerekiyordu. Tabii benim seçeneklerim çok kısıtlıydı. Biz de
eşimle durumu değerlendirirken içinden çıkamayacağımıza karar verdik.
Bu durumda
taşınacağımız ev hem bir tanıdığın evi, hem de bizi depozito kira bedelinde
zorlamayacağına inandığımız biri olacaktı. Fakat hiç tahmin ettiğimiz gibi
olmadı. Akrabamız bizden hem depozito hem de kira bedelini istemiş ve hiçbir
şekilde yardımcı olmamıştı! Biz de yeniden ev aramaya başladık.
Bulduğumuz evler 450-500 TL
civarı, sobalı evlerin içleri kötü durumda ve bakımsızdı. Maalesef sistem
parası olmayanlara “al sen burada yaşa, sen şurada otur … o soba gazında
bir gün zehirlen, umurumda mı?” diyordu. Günümüzde inşaat sektörü bu kadar
gelişmişken ve her geçen gün binlerce ev yapılan bir yerde bu kadar evsizin
olması, kötü şartlarda yaşayan bizlerin oturması nasıl bir şey? Bu tam da
kapitalizm örneğini teşkil eder. İşçi sınıfının emeğinin üstünde yükselen
patronlar, bizler kendi istediğimiz sistemi kurduğumuzda nerelerde oturacaklar
çok merak ediyorum!
En sonunda bir ev
bulduk… Bahçe içerisinde yer alan bir eve girdik. Orada yaşlı bir kadınla
konuşup, durumumuzu anlattık. Akrabamızın yapmadığı iyiliği bize o yaşlı teyze
yaptı. Elbette oraya belli bir masraf edecektik. Bu şekilde sisteme bir kez
daha lanet okuyordum. Çünkü sistem benim kaderimi kendince yazmıştı ve bunları
bana yaşatacaktı. Ben tüm bunların nereden kaynaklı olduğunu bilen işçi olarak
panzehirinin ne olduğunu biliyorum. Bu durumda hiç eksilmeyen tek bir umudum
var. Yaşadığımız toplumu değiştirmek için dişimle tırnağımla verdiğim mücadele…
Maltepe'den İMD’li Bir Temizlik İşçisi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder