2 Aralık 2011 Cuma

"Derin" Meseleler: Özgürlük Nedir?

Marx ve Engels özgürlüğü, Alman felsefeci Hegel’in izinden giderek, zorunluluğun kavranması olarak tanımlamışlardı. Marksizmin kurucularına göre, özgürlük, paşa gönlümüz ne isterse onu yapmak değil, zorunlulukları kavrayıp bunları aşarak gerçekleştirilebilecek bir eylemdir. 
Biz burada Engels’in Anti-Dühring kitabındaki daha felsefi tanımı yerine, Marx’ın Kapital’in üçüncü cildindeki tanımını aktaralım. Marx komünizmi zorunluluklar dünyasından özgürlükler dünyasına geçiş olarak tanımlıyor:  
"Özgürlük âlemi gerçek anlamıyla ancak emeğin zorunluluk ve dışsal faydalarla belirlendiği alanın bittiği yerde başlar; dolayısıyla bu âlem, doğası gereği, gerçek maddi üretim alanının ötesinde yer alır. Nasıl vahşi insan, ihtiyaçlarını karşılamak, yaşamını sürdürmek ve soyunu devam ettirmek için doğayla boğuşmak zorundaysa, uygar insan da aynı zorunluluk içerisindedir ve bunu, bütün toplumsal biçimlerde, bütün muhtemel üretim tarzlarında yapmak zorundadır. İnsan geliştikçe ihtiyaçları da artacağı için, bu doğal zorunluluk alanı genişler; ama aynı zamanda bu ihtiyaçları karşılayan üretici güçler de gelişir. Bu alanda özgürlük ancak toplumsallaşmış insanın, yani birleşik üreticilerin, doğayla ilişkilerini akılcı bir biçimde düzenlemesine dayanır; doğanın kör güçlerinin tahakkümüne boyun eğmek yerine doğayı kolektif olarak denetim altına almasına ve bunu insan doğasına layık ve uygun koşullarda gerçekleştirmesine dayanır. Ama yine de bu her zaman bir zorunluluk âlemi olarak kalır. Gerçek özgürlük âlemi, insanın güçlerinin başlı başına bir amaç haline gelmesi, bunun ötesinde başlar; yine de ancak bu zorunluluk âlemi temelinde serpilip gelişebilir. İşgününün kısaltılması bunun temel önkoşuludur."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder