28 Aralık 2011 Çarşamba

Emeğin Güncesi: Sağlıkta Bir Gün


Çalıştığım Aile Sağlık Merkezi’nde fırsat bulduğum boş anlarda Marx-Engels Anıları adlı kitabı okurken, ilaç pazarlama firmasında çalışan mümessil bir arkadaşla tanıştım. “Ne okuyorsun?” demesiyle açıldı konu. Kitabın ismini söyledikten sonra, “Marx bizim oralıdır, çok severim (Adanalı)” esprisiyle başladık konuşmaya. Kendisinin geçmişte müzik yaptığını biliyordum (az da olsa sohbetliğim olmuştu) ve konuşma devam ederken birden işçi marşını mırıldanmaya başladı. Ardından nasıl sömürüldüğümüzden bahsetti.
Her ne kadar beyaz yakalı bir çalışan olduğum görünse de, “işçiyiz ve sömürülüyoruz” dedi. Kendisine getirilen aylık kotayı aşamazsa performans yiyeceğini, bu nedenden dolayı da alacağı maaşın düşeceğini söyledi. Bulunduğumuz koşul bu konuları detaylı bir şekilde konuşmamız için sağlıklı değildi, her ne kadar sağlık merkezinde olsak da. Aşağı inip birer bardak çay içme teklifinde bulundum, kabul etti ve çay içmeye indik.
Bu katmerli sömürüyü görmezden gelmek olanaksız eğer bir işçiysen! Onun da bildiği ve benim de aklımı kurcalayan Aile Hekimliği Sistemi’nden konuşmaya başladık. Doktorların aylık maaşları dışında, aylık bir işçinin aldığı maaşın üç katı değerinde de cari gider veriliyor. Cari gider ücretini  cebe atabilmek için arayışta olan doktorların imdadına  ilaç şirketleri yetişiyor. Böylece sağlık “sektör”üne (sektör çünkü kapitalizmde sağlık bir gelir kapısıdır) kaliteleri düşen ürünler giriyor. Etken maddesinin ne olduğu tam olarak bilinmeyen, yan etkilerinin fazla olduğu ilaçların piyasaya düşmesine neden olan taşeronlaşma hızlı adımlarla piyasaya girdiği gibi, ağır adımlarla ölüme doğru ilerletiyor. Bu konuda ilaç mümessilleri tam gaz çalışıyor, doktorların tıbbi malzemeleri, dezenfekte ürünleri, özel ihtiyaçlar ve çalıştıkları alandaki giderlerini ödeme karşılığında insanların hayatlarıyla oynanmasına izin veriliyor.  
“Taşeronlaşma, özelleştirme demek ölüm demektir” diyerek çayımızın son yudumlarını içtik. Bu konuşma çok hoşuma gitmişti, çünkü mücadele ateşimin daha çok alevlenmesine neden olan etkenlerden biri de bu. İnsanlar sömürüldüklerinin farkında ve proletaryanın gücünün de farkında, yapmamız gereken tek şey örgütlenmek ve bilinçlenmek! 
İMD’li bir sağlık işçisinden

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder